Pages

  • Ana Sayfa
instagram facebook linkedin

ÖTEBERİL

  • Bu yazımda regl dönemine dair birkaç şeyden kısaca bahsedeceğim. 

    Regl kelimesinin Fransızca anlamı (régle) düzen, kural, kadınların ay haliymış. Latince regula "kural, düzen, cetvel" sözcüğünden dönüşmüş. Düzenli ay halinde olma. 1 aylık döngüde aydaki dönüşüm gibi kadın bedeninde de dönüşüm.  

    Bir tür sağlıklı olma hali bu kanamalar ancak halk arasında hastalanmak, kirlenmek vs gibi dillendiriliyor ki düşünmeden veya toplum baskısı nedeniyle düştüğümüz hatalardan biri. Her ay üremek için vücudun hazırlanması, döllenmemiş yumurtanın her ay bozularak dışarı atılması süreci sizin sağlıklı yumurtalara sahip olduğunuza dolayısıyla doğurganlığınızın olduğuna bir işaret. Her ay bu süreci düzenli yaşıyoruz ve aslında hasta olmuyoruz. Sadece o dönemin getirdiği ağrı, acı, ruh durumu vs kötü hissettiriyor o kadar. Kirlenmek olarak da adlandırmıyorum. Parmağı ya da kolu kesilip kanayan ve aman tanrım kirlendim ben diyen bir insan görmedim. 

    Bu dönemde hormon seviyemdeki dalgalanmalar sinirlerimi alt üst etmekle kalmayıp yakınımdakilere de türlü şekillerde sıçrayabiliyor. Genel anlamda hayatımda kendi sesimi duyma ve dinleme alışkanlığım bir yaşa kadar olmadı. O bir yaştan sonra kendimi dinleyip duyduklarımdan biri regl dönemi değişimlerimin nasıl olduğu, öncesi/sonrasıydı. Yani "şu an kimseye tahammülüm yok kendime bile hatta şu sürekli miyavlayan kedim de neden sürekli miyavlıyor, oha ben böyle hissetmezdim, bi dakika bugün ayın kaçı? haa şimdi oldu. Dur bakalım şu an östrojenim yerlerde o yüzden." der oldum. Şöyle bir şey var ki "haa sen reglsin ondan böylesin, aman sana dokunulmaz" şeklinde iletişim koparan ifadeler bahaneler insanı daha da delirtiyor. Karşımdaki tarafından anlaşılmadığımı hissetmek kötü. "Bu aralar kırılgan olabilir misin, sonra yine konuşalım mı" yaklaşımını bekliyor insan.

    Bir de Gizem Onay Luna'yı takip etmeye başladım, Instagram hesabında gördüğüm bu grafiği sevdim. Sistem şöyle çalışıyormuş: 

    🔴 1. hafta

    1. günden (adetinizin birinci günü) 7. güne

    Östrojen düşük bir başlangıç yapar, ama günden güne yükselir- ve romantizme olan ilginiz de artar. Potansiyel bir partnere daha çok dikkat edebilirsiniz ve bu kişiyle iletişim kurmanın yollarını düşünebilirsiniz. 

    🔵 2. hafta

    8.günden yumurtlamaya kadar olan dönem (8-16.günler arası)

    Döngünün bu haftasında östrojen yüksektir ve yükselmeye devam eder- bu da romantizm arzunuzu döngüsel bir zirveye çıkarır! Böyle günlerde çekim duyduğunuz birinin hayatınızın aşkı olduğuna kendinizi ikna edebilirsiniz. Libidonuz da baya yüksektir!

    🔷 3.hafta

    Yumurtlamanın ertesi günü başlar ve 8 gün sürer

    Östrojen düşmeye ve progesteron yükselmeye başladığından, östrojenden kaynaklanan yüksek neşe ve optimizm kaybolmaya başlar. Sonuç olarak; ilgilendiğiniz kişinin kusurlarını daha net görmeye başlarsınız, “hormon gözlükleri” kalktığı için artık bu kişi 2.haftanızda olduğu kadar fiziksel olarak karşı konulamaz değildir ve onu düşünmek sizi o kadar yükseltmez- tüm bunlar da bu kişi için olan yoğun duygularınızın sakinleşmesini sağlar. 

    ⚫️ 4.hafta

    Döngünüzün son 6 günü

    Östrojen artık iyice düştüğünden sabır ve optimizim seviyeniz de onunla birlikte azalır. Bu durum yalnızca ilgilendiğiniz kişinin kusurlarını müthiş bir netlikle görmenize yaramaz, aynı zamanda tam bir oyunbozandır.

    Yani diyorum ki, kendimizi duyalım dinleyelim keyfine varalım.

    Uzun süredir YouTube üzerinden Kadın Kanalı'nı izliyorum. Kadınlarla ilgili herhangi bir konuda kısa süreli konuşmalar yapıp videolar paylaşıyorlar. Bir de Erkek Kanalı var, Kadın Kanalı ile arkadaş. Oradaki bir bölümü de izlemenizi öneriyorum. Regl nedir, o dönemde neler yaşanır ve nasıl davranmak daha güzel iletişim sağlar anlatmışlar. 15 dakikalık tatlı bir bölüm. Kadınların Özel Günleri

    Son olarak, geçenlerde yarım saatlik bir Netflix belgeseli izledim. Hindistan'da çekilen bu belgeselde reglin insanlar arasında nasıl bir tabu olduğu ve insanların ön yargıları anlatılıyor. Zaman içinde ped üretimi yapan bir makine tasarlayıp yüksek miktarda üretime geçip satış yaparak ekonomik olarak güçlenmeye başlayan kadınların hikayesi Period. End of Sentence. 

    Son olarak, Damak'ın bütün çikolatalarını çok seviyoruuuuummm 🍫🍫🍫🍫🍫🍫🍫🍫🍫

    Continue Reading

    Veee geldi onbirayın kraliçesi Eylül. 

    Eskiden enerjim sürüklenir giderdi Eylül'le birlikte çünkü artık güneş olmaz, gri bulutlar gelir, kasvetlidir günler, yağmur yağar, evlere kapanırız vs ve Beril mutsuz olurdu. Ben diyim zamanın getirdiği olgunlaşma sen de yaşlanıyorsun yusuflar gelmiş, son bikaç yıldır Eylül kasvet yerine farklı duygular hissettirmeye başladı bana. 

    Gökyüzü bulutlanır, gün batarken güneşle bulutların oyununu izlemek, o doğal tablo büyük hayranlık ve huzur verir. Bi de yağmurlar başlar ki yağmurla sessizleşen ortalığın sesini dinlemeyi sever oldum. Aceleyle koşa koşa kendini yerlere atan damlaların pıtırtısı sanki sadece damlalar ve ben varmışız gibi heyecanlandırmaya başladı beni. Bi de kedim Oreo'yu. O da camdan damlaları izlemeyi seviyor.

    Sonbaharla birlikte doğadaki dönüşüm kalbimi ayrı güzel çarptırır oldu. Yaprakların renk değişimi, kırmızı, turuncu, sarı tonlarına dönüşürkenki çıtır çıtır hali ve tüm bu dönüşüme yakından şahit olabilmek.. hatta sonbaharı yaşamak isteyen insanlar belediyelerinden sokakları süpürmemesini ister oldu. Böyle tatlı insanlar var.

    Yazın verdiği bi rehavet var. Hiçbir şey yapmak istememek, tek rakibimin ağustosböceği olması gibi. Eylül'le birlikte, yani havaların bozmasıyla demeliyim de güneş dinlenmeye çekilmiş diyelim, yapmak istediklerimi, planlarımı hayata geçirmek, yeni kararlar almak için bir itici güç gibi geliyor. Sınavlara haftalar öncesinden başlayacağım sözündeki istek ve heyecan gibi :) sonu öyle olmasın tabi. 

    Eylül’de can dostumun yaş dönümü gelir 🎆🎊🎋

    Starbucks'larda pumpkin spice latte çıkar ☕🍂🍃 (bu cümleyi yazdığımda PSL Eylül ayında kesin çıkıyor mu diye Google'ladım, karşıma çıkan şu yazıyla aşırı heyecanlandım. Ben tammm bir hedef kitleyim. Net.)

    Havaların tatlı serinliğiyle birlikte üstüme aldığım ince trikonun yumuşak dokusunu ve kokusunu içime çekerim. Cozy kavramı yavaş yavaş kendisini hissettirir. Bulunduğum ortamın rahatlığı, sıcaklığı, temiz kokusu, ışığının loşluğu, üstümdeki rahat ve yumuşak giysiler, kafamdaki rahat ve yumuşak düşüncelerle geçireceğim keyifli anları arar severim.  

    Sıcak kahve içmeyi severim. Soğuk kahve daha hızlı biten, ferahlama getirmesi beklenen, misyonlu içecek. Sıcak kahveyse asla bitmesin istediğim, sohbet boyunca sıcacık kalsın, yudum yudum içeyim istediğim bir içecek. Yaşasın sıcak kahve mevsimi.

    Eylül Süryanice Aylül kelimesinden gelirmiş ve üzüm veya üzüm mevsimi demekmiş. E mecbur üzüme daha çok düşeceğiz J

    Minnoş ev kedimle dünyama Eylül bunları getirecek umarım. Kimlerin hayatına neler getirecek acaba...

    Sevgi saygı sepet sepet 🍃🍎

    Continue Reading
    Newer
    Stories
    Older
    Stories

    Başka Yerlerde De Yazıyorum

    blog sözlük

    Hakkımda

    Hakkımda
    Sırt çantama hoşgeldiniz. Bazen birkaç parçayla düşerim yola, bazense fazlasıyla bir şeyler bulunur çantamda. Rengarenk kalemler, mini mini defterler, yara bantları, ağrı kesiciler, parfümler, kitaplar diye gider.. her derde deva.. Böylece çıkarım öteberimle türlü türlü yollara..

    En Sonkiler

    Yazılarım

    • ►  2024 (2)
      • ►  Şubat 2024 (1)
      • ►  Ocak 2024 (1)
    • ►  2023 (4)
      • ►  Haziran 2023 (2)
      • ►  Mart 2023 (1)
      • ►  Ocak 2023 (1)
    • ►  2021 (5)
      • ►  Kasım 2021 (1)
      • ►  Ekim 2021 (2)
      • ►  Nisan 2021 (1)
      • ►  Ocak 2021 (1)
    • ▼  2020 (18)
      • ►  Ekim 2020 (1)
      • ▼  Eylül 2020 (2)
        • Ay başı ay sonu ay aman
        • Onbirayın head of'u
      • ►  Ağustos 2020 (2)
      • ►  Temmuz 2020 (1)
      • ►  Haziran 2020 (6)
      • ►  Mayıs 2020 (5)
      • ►  Nisan 2020 (1)
    • ►  2018 (4)
      • ►  Eylül 2018 (2)
      • ►  Nisan 2018 (1)
      • ►  Ocak 2018 (1)
    • ►  2017 (3)
      • ►  Eylül 2017 (3)

    İzleyicilerim

    Etiketlerim

    • gezilerim (8)
    • meydan okuma (8)
    • içimden gelen (7)
    • işte bunlar hep deneyim (5)
    • merhaba (3)
    • Belçika (2)
    • Brüksel (2)
    • Göç (2)
    • sevdiğim şeyler (2)
    • aftersun (1)
    • minimalizm (1)
    • sağlık (1)

    Neler Okuyorum

    Beril's books

    Şeker Portakalı
    it was amazing
    Şeker Portakalı
    by José Mauro de Vasconcelos
    Amok Koşucusu
    it was amazing
    Amok Koşucusu
    by Stefan Zweig
    Cesur Yeni Dünya
    really liked it
    Cesur Yeni Dünya
    by Aldous Huxley
    Yeni Soyadının Hikâyesi
    really liked it
    Yeni Soyadının Hikâyesi
    by Elena Ferrante
    Böyle Buyurdu Zerdüşt
    liked it
    Böyle Buyurdu Zerdüşt
    by Friedrich Nietzsche, Murat Batmankaya

    goodreads.com

    İletişim Kurmak İsterseniz

    Ad

    E-posta *

    Mesaj *

    Created with by BeautyTemplates

    Back to top